sevmeyi ve sevilmeyi bilmediğin bir dünyada yaşamak çok zor.
20 Ocak 2017 Cuma
18 Ocak 2017 Çarşamba
15 Ocak 2017 Pazar
özel günler olmasa keşke bu hayatta.
yeni yıllar, doğum günleri, yıldönümleri...
eskiden ne büyük heyecanla beklerdim. şimdiyse sadece ne denli yalnız olduğumu hatırlatıyor böyle günler.
ne denli yalnız ve ne denli unutulmuş olduğumu...
yeni bir yaşa gireceğim birazdan.
daha yalnız, daha yorgun, daha umutsuz bir yaşa.
ve yıllar böyle tükenip gidecek.
bir anlam peşinde anlamsızca koşarak,
tüketerek kendini.
ve ben bir yaş büyümeyeceğim
asırlar eklenecek ömrüme.
yeni yaş yeni mutluluklar getirmeyecek.
sürekli tetikte olacağım, zamansız çalan telefonlar yüreğimi hoplatacak.
ve bekleyeceğim
"şimdi ne olacak?"
yeni yıllar, doğum günleri, yıldönümleri...
eskiden ne büyük heyecanla beklerdim. şimdiyse sadece ne denli yalnız olduğumu hatırlatıyor böyle günler.
ne denli yalnız ve ne denli unutulmuş olduğumu...
yeni bir yaşa gireceğim birazdan.
daha yalnız, daha yorgun, daha umutsuz bir yaşa.
ve yıllar böyle tükenip gidecek.
bir anlam peşinde anlamsızca koşarak,
tüketerek kendini.
ve ben bir yaş büyümeyeceğim
asırlar eklenecek ömrüme.
yeni yaş yeni mutluluklar getirmeyecek.
sürekli tetikte olacağım, zamansız çalan telefonlar yüreğimi hoplatacak.
ve bekleyeceğim
"şimdi ne olacak?"
4 Ocak 2017 Çarşamba
"her insanın hayatında olmak istemediği insan olduğunu anladığı bir an vardır." demiştim daha önce. genelde 40lı yaşlarda hissedilir bu. babasının ya da annesinde sevmediği ne varsa yaptığını fark eder. ama bu fark etme anı biraz tebessüm barındırır içinde.
ama tüm hayatınızı "birine benzememek" üzerine kurduğunuzda ve o anın geldiğini anladığınızda yaşadığınız hayal kırıklığını nasıl tarif edebilirim bilmiyorum.
bu hayatta her şey olabileceğimi düşünürdüm ama "alkolik" onlardan biri değildi. bütün hayatım müthiş bir ironi üzerine kurulu. hayatım boyunca olmak istemediğim insanın yüzünü taşıyorum. bunca yıl tek tesellimse "onun gibi olmamak" tı. şimdiyse hem yüzümde hem özümde onun gibiyim.
bunu ne kadar umursuyorum?
eskiden olsa yaşamak istemeyecek kadar umursardım. ama insan bir kez, hatta birden çok kez ölümle karşılaştığında çoğu şey önemini yitiriyor. tüm o kariyer çabaları, tüm o hayata anlam yükleme çabaları...
tüm hayat bir nefes kadarken bu kadar çaba neden?
her şeyi bırakıp, hiçbir şey yapmamak neden mümkün değil?
tüm o başarılar, terfiler, maaşlar, ödüller hayata anlam katabilir mi gerçekten?
bu hayatta her şey olmak için çabaladım, hiçbir şey olamadım. tüm hayatımızın özeti bu değil mi gerçekten?
yoksa yine yalnız, ben mi böyle yaşayan?
ama tüm hayatınızı "birine benzememek" üzerine kurduğunuzda ve o anın geldiğini anladığınızda yaşadığınız hayal kırıklığını nasıl tarif edebilirim bilmiyorum.
bu hayatta her şey olabileceğimi düşünürdüm ama "alkolik" onlardan biri değildi. bütün hayatım müthiş bir ironi üzerine kurulu. hayatım boyunca olmak istemediğim insanın yüzünü taşıyorum. bunca yıl tek tesellimse "onun gibi olmamak" tı. şimdiyse hem yüzümde hem özümde onun gibiyim.
bunu ne kadar umursuyorum?
eskiden olsa yaşamak istemeyecek kadar umursardım. ama insan bir kez, hatta birden çok kez ölümle karşılaştığında çoğu şey önemini yitiriyor. tüm o kariyer çabaları, tüm o hayata anlam yükleme çabaları...
tüm hayat bir nefes kadarken bu kadar çaba neden?
her şeyi bırakıp, hiçbir şey yapmamak neden mümkün değil?
tüm o başarılar, terfiler, maaşlar, ödüller hayata anlam katabilir mi gerçekten?
bu hayatta her şey olmak için çabaladım, hiçbir şey olamadım. tüm hayatımızın özeti bu değil mi gerçekten?
yoksa yine yalnız, ben mi böyle yaşayan?
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)